Sıcak bir yaz gününde, sokağın ortasında bir hayvan leşi düşünün. Etrafına pis kokular vererek çevredeki herkesi rahatsız ediyor. Derhal bu pisliğin ortadan kaldırılması lâzım. Temizlik elemanları gelip tam o pisliği ortadan kaldıracaklar, fakat o da nesi? Pisliğin ortadan kalkmasını istemeyenler var.
Kim bunlar? Bunlar; pislik böceği dediğimiz necaset böcekleridir ki, bizim için leş hükmünde olan o hayvan onun için nefis bir ziyafettir.
Eğer dili olsaydı “dur ne yapıyorsun, ekmeğimle oynuyorsun” diye feryat edecekti.
Evet bu necaset böceği dediğimiz hayvan öyle bir hayvandır ki pisliğin içerisinde yaşayıp, oradan beslenirler. Bu hayvanların tahammül edemediği tek bir şey vardır ki, o da temizliktir. Eğer bu hayvanın nefes yoluna bir gül kokusu gelse, o hayvan bu kokuyu alır almaz derhal ortadan çatlayarak ölür.
Asırlarca İslamın bayraktarlığını yapmış bu memlekette hayvan leşi hükmünde ne, kadar gayri meşru mekanlar, işler ve pislikler bulunduğu hepimizin malûmudur. Buralardan yükselen günah ve isyan kokuları ehli imanı rahatsız ediyor. Derhal bu pisliklerin ortadan kaldırılması lâzım. Fakat o da nesi, bu pisliğin kaldırılmasını istemeyen necaset böcekleri var.
Ama onlar istemese de Allah nurunu tamamlayıp İslamı hakim kıldığı ve o necaset böceklerinin burnuna İslamın gül kokusu geldiği zaman akıbetleri o pislik böceğinin akıbetinden farklı olmayacak inşaallah.
