Cümle İzahları
-
Vicdanın anâsır-ı erbaası ve ruhun dört havassı olan “irade, zihin, his, lâtife-i Rabbaniye” her birinin bir gayetü’l gayâtı var:
Vicdanın anâsır-ı erbaası ve ruhun dört havassı olan “irade, zihin, his, lâtife-i Rabbaniye” her birinin bir gayetü’l gayâtı var: İradenin…
Devamını Oku » -
Cenab-ı Hakk’ın ismi, zat-ı akdesine ayn olduğu cihetle lâfza-i celal, sıfat-ı ayniyeye işarettir. اَلرَّحِيمِ de, fiilî olan sıfat-ı gayriyeye imadır.
Cenab-ı Hakk’ın ismi, zat-ı akdesine ayn olduğu cihetle lâfza-i celal, sıfat-ı ayniyeye işarettir. اَلرَّحِيمِ de, fiilî olan sıfat-ı gayriyeye imadır.…
Devamını Oku » -
اَلرَّحِيمِ de, fiilî olan sıfat-ı gayriyeye imadır.
اَلرَّحِيمِ de, fiilî olan sıfat-ı gayriyeye imadır. Bir önceki yazımızda İşaret-ül İ’caz tefsirinde geçen, “Cenab-ı Hakk’ın ismi, Zat-ı Akdesine ayn…
Devamını Oku » -
اَلرَّحْمٰنِ dahi, ne ayn ne gayr olan sıfat-ı seb’aya remizdir.
Son üç yazımızda İşaret-ül İcaz tefsirindeki bir paragrafın tahliline çalışıyoruz. Bu yazımızda aynı paragrafın son kısmı olan şu bölümün şerhini…
Devamını Oku » -
Bir şey zâtî olsa, onun zıttı ona ârız olamaz. Çünkü ictima-i zıddeyn olur. Bu ise muhaldir. (Ayete-l Kübra)
Üstadımız, haşri (öldükten sonra dirilmeyi) ispat ederken, bu kaideyi zikretmiş ve bu kaideyle Allah’ın kudret ve kuvvetine hiçbir şeyin ağır…
Devamını Oku » -
İnsan, nisyandan alındığı için nisyana müptelâdır. (Mesnevi-i Nuriye)
“İnsan” kelimesi, sözlük manası olarak “Fi’lan” vezninden olup, “Beşer” manasına gelmektedir. Bu kelimenin, hangi kelimeden türediği ve hangi asıldan alındığı…
Devamını Oku » -
Bu muhtelif turukların başı ve bu cedvellerin menbaı ve şu seyyarelerin güneşi Kuran-ı Hakimdir. Hakiki tevhid-i kıble onda olur. Öyle ise en âla mürşid de ve en mukaddes üstad da odur. Ona yapıştım. (Mektubat)
Üstadımız, mezkûr beyanında ve Risale-i Nur’ların daha birçok yerinde, Kuran’ı üstad tuttuğunu ve risalelerinde Kuranî bir yol takip ettiğini beyan…
Devamını Oku » -
Ezel; mazi, hâl ve istikbali birden tutar, yüksekten bakar bir âyine misâldir. (26. Söz)
Üstadımız kader meselesinin anlaşılabilmesi sadedinde mezkûr ifadeyi zikretmiş ve ezeliyetin manasını bizlere öğreterek kader meselesini, mesele olmaktan çıkarmıştır. Zira kader…
Devamını Oku » -
Kader ilim nevindendir. İlim maluma tabidir. (26. Söz)
Üstadımız kader meselesinin anlaşılabilmesi için Allah’ın ezeliyeti ile birlikte mezkûr kaideyi de zikretmiş ve kader meselesinin kolayca anlaşılabilmesini sağlamıştır. Zira…
Devamını Oku » -
Eğer desen: “Tercih bila müreccih muhaldir. Hâlbuki o emri itibari dediğimiz kesb-i insanî, bazen yapmak ve bazen yapmamaktadır.
Eğer desen: “Tercih bila müreccih muhaldir. Hâlbuki o emri itibari dediğimiz kesb-i insanî, bazen yapmak ve bazen yapmamaktadır. Eğer mûcib…
Devamını Oku » -
Cüz’i ihtiyarinin üssü-l esası olan meyelan Maturidi’ce bir emri itibaridir, abde verilebilir. Fakat Eşari ona mevcud nazarıyla baktığı için abde vermemiştir.
Cüz’i ihtiyarinin üssü-l esası olan meyelan Maturidi’ce bir emri itibaridir, abde verilebilir. Fakat Eşari ona mevcud nazarıyla baktığı için abde…
Devamını Oku » -
Sıfat ve esma-i ilahiyyeye dair “Yetmiş bin perde” tabirine izahtır.
Cenab-ı Hakk’ın isim ve sıfatları hakkında ki “yetmiş bin” tabiri, Risale-i Nur’un birçok yerinde geçer. Şimdi, bu tabirin manasını anlamaya…
Devamını Oku » -
Mana-yı harfi, kasdi hükümlere mahkûm-u aleyh olamaz ve o mana-yı harfinin inceliklerinde tedkikat yapılamaz. Fakat mana-yı ismi, sıdk, kazib, her hükme mahal olur. (Mesnevi-i Nuriye)
Mana-yı harfi, kasdi hükümlere mahkûm-u aleyh olamaz ve o mana-yı harfinin inceliklerinde tedkikat yapılamaz. Fakat mana-yı ismi, sıdk, kazib, her…
Devamını Oku » -
Cenab-ı Hakk’ın vücub-u vücudunu ve ezeliyetini ve ihatalı sıfatlarını azametleri için kabul edemeyen adam… (7.Şua)
Cenab-ı Hakk’ın vücub-u vücudunu ve ezeliyetini ve ihatalı sıfatlarını azametleri için kabul edemeyen adam, ya hadsiz mevcudata, belki nihayetsiz zerrelere…
Devamını Oku » -
Kuran’ın her kelamı üç kaziyeyi müştemildir. (İşarâtü-l i’caz)
Kuran’ın her kelamı üç kaziyeyi müştemildir. Birincisi, bu Allah’ın kelamıdır. İkincisi, Allah’ca murad olan mana budur. Üçüncüsü, mana-yı murad budur.…
Devamını Oku »