8. Allahu Teâlâ’nın Hz. Hızır’a gaybı bildirmesi
Allah’ın gaybı bildirmesi konusunun sekizinci dersindeyiz. Her dersin başında şu meseleyi hatırlatmayı uygun buluyoruz:
Bir kısım sözde âlimler, Allahû Teâlâ’nın gaybı bildirmesini muhal görmekte ve “Gaybı Allah’tan başkası bilmez; Allah kimseye gaybı bildirmez.” demektedirler.
Evet, “Gaybı Allah’tan başkası bilmez.” sözü haktır ve hakikattir. Lakin bunun iki manası vardır:
1. Gaybın tamamını Allah’tan başkası bilmez.
2. Gaybın küçük bir meselesini dahi kişi kendi başına bilemez. Ancak Allah’ın ona bildirmesiyle bilir.
Yine Peygamberimiz (a.s.m.)’ın “Ben gaybı bilmem.” sözü, “Gaybın tamamını bilmem. Küçük bir meselesini dahi Allah bildirmeden bilmem.” manasındadır. Yoksa “Allah bana gaybı bildirmez.” manasında değildir. Allahu Teâlâ gaybtan dilediği kısmı, dilediği kuluna vahiyle veya ilhamla bildirebilir.
Önceki derslerimizde bu meselenin yedi delilini işlemiştik. Bu dersimizde sekizinci delil olarak Hazreti Musa (a.s.) ile Hazreti Hızır arasındaki kıssayı tahlil edeceğiz.
Kehf suresinde Hazreti Musa (a.s.) ile Hazreti Hızır’ın seyahati anlatılmaktadır. Bizler bu seyahatin detayını ilgili sureye havale ediyor ve sadece meselemize bakan bölümüne dikkat çekiyoruz. Şöyle ki:
Kehf suresinin 71. ayetinde, Hazreti Musa ile Hazreti Hızır’ın bir gemiye binmesinden ve Hazreti Hızır’ın gemiyi delmesinden bahsedilir. Buna dayanamayan Hazreti Musa şöyle der:
قَالَ أَخَرَقْتَهَا لِتُغْرِقَ أَهْلَهَا لَقَدْ جِئْتَ شَيْئًا إِمْرًا
Musa dedi ki: Gemiyi içindekileri boğmak için mi deldin? Doğrusu çok kötü bir şey yaptın. (Kehf 71)
Hazreti Hızır gemiyi delmesindeki hikmeti 79. ayet-i kerimede şöyle izah eder:
أَمَّا السَّفِينَةُ فَكَانَتْ لِمَسَاكِينَ يَعْمَلُونَ فِي الْبَحْرِ فَأَرَدْتُ أَنْ أَعِيبَهَا وَكَانَ وَرَاءهُمْ مَلِكٌ يَأْخُذُ كُلَّ سَفِينَةٍ غَصْبًا
Gemi denizde çalışan yoksullara aitti. Onu kusurlu kılmak istedim. Zira arkalarında, her sağlam gemiye zorla el koyan bir hükümdar vardı. (Kehf 79)
Yani Hazreti Hızır’ın gemiyi delmesinin sebebi, zorba hükümdarın gemiyi gasp etmemesi içindi. Tam da ayetin haber verdiği gibi, zorba hükümdar gemiye el koymaya niyet eder ancak geminin delik olduğunu görünce bundan vazgeçer. Daha sonra da geminin sahibi olan yoksullar gemiyi tamir ederek çalışmalarına devam ederler.
Hazreti Musa ve Hazreti Hızır gemiden inerek seyahatlerine devam ederler. Suresin 74. ayetinde, Hazreti Hızır’ın bir çocuğu öldürdüğü zikredilir. Buna dayanamayan Hazreti Musa şöyle der:
قَالَ أَقَتَلْتَ نَفْسًا زَكِيَّةً بِغَيْرِ نَفْسٍ لَقَدْ جِئْتَ شَيْئًا نُكْرًا
Musa dedi ki: Cana karşılık olmaksızın masum bir kimseyi mi öldürdün? Doğrusu çok kötü bir şey yaptın. (Kehf 74)
Hazreti Hızır çocuğu öldürmesindeki hikmeti 80 ve 81. ayetlerde izah eder ki o hikmet, çocuk büyürse anne-babasını azgınlığa sürükleyecek olması ve Allah’ın o anne-babaya o çocuktan daha temiz ve daha merhametli bir evlat vermeyi istemesidir.
Kıssayı kısaca bu şekilde özetledikten sonra, “Allah gaybı kimseye bildirmez.” diyenlere şu soruları sormak istiyoruz:
1. Kıssayı dinlediniz, zaten detayını da biliyordunuz. Bu kıssayı bilmenize rağmen nasıl oluyor da “Allah geleceği kimseye bildirmez.” diyorsunuz? Bu cehalet değil olsa olsa bir hıyanettir!
2. Hazreti Hızır gemiyi delmiş ve buna sebep olarak da zorba hükümdarın gemiyi gasp edecek olmasını göstermiş. Demek, Hazreti Hızır hükümdarın gemiyi gasp edeceğini biliyordu.
— Peki, bu gaybî bilgiyi ona kim bildirdi? Kendisi mi tahmin etti ve gemiyi bu tahminle mi deldi? Tahminle gemi delinir mi?
3. Hazreti Hızır’ın çocuğu öldürmesine ne diyeceksiniz? Hazreti Hızır buna sebep olarak, çocuğun eğer yaşarsa anne-babasını azgınlığa ve küfre sürükleyecek olmasını göstermiş.
— Peki, Hazreti Hızır bunu nereden biliyordu?
Tek cevap: Allah’ın bildirmesiyle bildiğidir.
— Hani Allah gaybı kimseye bildirmezdi?
Bakın, işte Hazreti Hızır’a bildirmiş, Hazreti Hızır da bunu Hazreti Musa’ya bildirmiş. Ayetler bu kadar açıkken haktan nasıl sapıyorsunuz, ben buna şaşıyorum!