Şefaat

15. Bölüm: 5. Soru-Cevap

Sevgili kardeşlerim, şefaate dair eserimizin On Beşinci Bölümünde, şefaati inkar edenlerin sözde delillerine cevap vermeye devam ediyoruz. Cevap vereceğimiz beşinci delilleri şöyle:

– Onlar diyorlar ki: Şuara suresi 100. ayette: “Bizim için şefaatçiler yoktur.” buyrulmuştur. Bu ayet, şefaatçilerin olmadığını açık bir şekilde beyan etmektedir. Şefaatçiler yoksa, şefaat de yoktur.

İşte onlar böyle diyorlar. Onlara göre ayetteki, “Bizim için şefaatçiler yoktur…” ifadesi, şefaatin yokluğuna delildir. Onlara şu soruyu sormak istiyoruz:

– Bu ayet-i kerimede geçen, “Bizim için şefaatçiler yoktur.” sözünü kim söylüyor? Bu söz kime ait?..

Dilerseniz, 100. ayetin evveline bakalım. 95. ayetten başlayarak mana verelim:

وَجُنُودُ إِبْلِيسَ أَجْمَعُونَ İblis ordularının tamamı  قَالُوا وَهُمْ فِيهَا يَخْتَصِمُونَ  ateşin içinde çekişerek şöyle derler  تَاللَّهِ إِنْ كُنَّا لَفِي ضَلاَلٍ مُبِينٍ Vallahi biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeydik   إِذْ نُسَوِّيكُم بِرَبِّ الْعَالَمِينَ Çünkü sizi, âlemlerin Rabbiyle eşit tutuyorduk  وَمَا أَضَلَّنَا إِلاَّ الْمُجْرِمُونَ ve bizi ancak o günahkarlar saptırdı  فَمَا لَنَا مِن شَافِعِينَ  artık bizim için şefaatçiler yoktur.

Büyük Allame Fahreddin-i Râzi Hazretlerinin beyanına göre, bu ayetler putperest müşrikler hakkında inmiştir ve onların ahiretteki hallerinden haber vermektedir. Râzi Hazretleri şöyle der:

Onlar: “Çünkü sizi âlemlerin Rabbiyle eşit tutuyorduk.” sözünü, cehennemde putları gördükleri zaman; ya günahlarını itiraf için ya da hitap olsun diye değil de pişmanlıklarını göstermek için söylemişlerdir. Bunun gerçekte bir hitap olduğu neticesine bizi götüren şey ise, onların: “Bizi o günahkarlardan başkası saptırmadı.” şeklindeki sözleridir. Onlar bu sözle, kendilerini putlara tapmaya sevk eden cinleri ve insanları kastetmişlerdir.

Fahreddin-i Râzi Hazretlerinin bu beyanından anlaşılacağı üzere, bu ayet-i kerime, puta tapan müşrikler hakkında inmiştir. Zaten Kur’an’da şefaatin olmadığını beyan eden bütün ayetler müşrikler ve kafirler hakkında inmiştir. Mesela Rum suresi 13. ayette şöyle buyrulur:

“Şirk koştukları ortakları artık şefaatçileri değildir. Ortaklarını inkar ederler.”

Bakın, bu ayet de putlara tapan müşriklerden bahsetmekte, putların onlara şefaat edemeyecekleri bildirilmektedir. Biz şimdi şefaatin yokluğuna bu ayetleri delil getirenlere şu soruyu sormak istiyoruz:

– Ey şefaati inkar edip, Şuara 100’ü inkarlarına delil yapanlar! Size soruyoruz: Bu ayetlerin müminlerle ne ilgisi var? Bizler, “Putlar müşriklere şefaat eder.” dedik mi de sizler bu ayetleri sözümüzü çürütmeye delil yapıyorsunuz?

Bizler de putların müşriklere şefaat edemeyeceğini biliyor ve bunu söylüyoruz. Ama sizler, ayetin evvelini ve kimden bahsettiğini bilmeyenleri kandırıyorsunuz. Müşrikler hakkında inmiş ayetleri, müminler hakkındaymış gibi anlatıyorsunuz. Müşriklere şefaat edilemeyeceğini bildiren ayetleri, şefaatin yokluğuna delil yapıyorsunuz. Sizi insafa davet ediyoruz.

Sevgili kardeşlerim, aslında bu ayet-i kerime şefaatin varlığını ispat etmektedir. Şimdi ayetin bu cihetine bakalım…

Ayet-i kerimede puta tapan Müşrikler: “Bizim için şefaatçiler yoktur.” diyorlar. Bakın, “Şefaatçiler yoktur.” demiyorlar; “Bizim için yoktur.” diyorlar. Onların “Bizim için yoktur.” sözü, “Allah’ın diledikleri için vardır.” manasına gelir.

Öyle ya, eğer kimseye şefaat edilmeseydi, “Bizim için…” demelerinin bir manası olur muydu? Bu sözün manasının olması için sahnenin şöyle olması gerekir: Allah’ın izniyle, onların gözleri önünde bazı günahkar müminler cehennemden şefaatle çıkarılır. Onlar bunu görünce, “Bizim için şefaatçiler yoktur.” derler. Çünkü putların şefaat edemeyeceklerini ve cehennemde ebedi kalacaklarını anlamışlardır.

Sözün özü: Şefaati inkar edenlerin delil olarak gösterdikleri Şuara suresi 100. ayet müşrikler hakkında inmiştir. Ayeti biraz derinlemesine tahlil ettiğimizde, haddizatında bu ayetin şefaatin varlığını ispat ettiğini gösterdik. Lakin ne güzel demişler: Anlaya sivrisinek saz, anlamaya davul zurna az!..

Sevgili kardeşlerim, Şuara suresinin 100. ayetinin tahlilini burada noktalayalım ve şimdi şefaati inkar edenlerin Altıncı Delillerine geçelim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu