Hadis ilmine dair

12. Ravi sayısına göre hadis çeşitleri

Ravi sayısına göre hadisler iki ayrılır:

  1. Mütevatir hadis
  2. Ahad hadis

Mütevatir hadis: Her tabakada, yalan üzerinde birleşmeleri aklen mümkün olmayan bir topluluğun rivayet ettiği hadislerdir. Sahabe, tâbiîn, tebe-i tâbiîn ve diğer tabakalarda hadisin ravilerinin sayısının çok olması o haberin kesinlik kazandığını gösterir. Bu bakımdan mütevatir hadisler kendilerinden hiç şüphe edilmeyen en sahih hadislerdir.

Mütevatir hadisle amel etmek farz olup onu inkâr eden dinden çıkar. Mütevatir hadisler delil olma bakımından Kur’an’a yakın kuvvettedir. Mütevatir hadisler ikiye ayrılır:

  1. Lafzî mütevatir
  2. Manevi mütevatir

Lafzî mütevatir: Tüm ravilerin aynı lafızlarla rivayet ettikleri hadistir. Mesela “Kim bilerek bana yalan söz isnat ederse cehennemdeki yerine hazırlansın.” (Buhârî, Enbiya, 50; Müslim, Zühd, 72) hadisi lafzî mütevatir bir hadistir. Bu hadis-i şerif Peygamberimiz (a.s.m.)’ın ağzından bu şekilde çıkmış ve bütün raviler tarafından bu şekilde nakledilmiştir.

Manevi mütevatir: Lafzı farklı olmakla beraber, tüm ravilerin aynı anlamla rivayet ettikleri hadistir. Dua sırasında ellerin kaldırılmasını bu çeşit mütevatire örnek gösterilebiliriz. Çünkü Peygamberimiz (a.s.m.)’ın dua sırasında ellerini kaldırdığına dair yüz kadar hadis rivayet edilmiştir. Fakat bunlar değişik olaylarla ilgili, değişik şekillerde ve farklı ifadelerle nakledilmiştir.

Ravi sayısına göre hadislerin ikincisi ahad hadistir.

Ahad hadis: Mütevatir hadislerin dışında kalan bütün hadislere verilen genel isimdir. Hadisin ravi sayısı herhangi bir tabakada mütevatir derecesine ulaşmamışsa, hadis-i şerif ahad hadisler arasında yer almış olur. Yani hadisi nakleden sahabe, tâbiîn, tebe-i tâbiîn ve sonraki tabakalardan bir tabakada hadisi rivayet edenler azalmışsa artık bu hadis mütevatir olmaz, ahad hadis olur.

Ahad hadisler rivayet eden ravilerin sayılarına göre üçe ayrılır:

  1. Meşhur hadis
  2. Aziz hadis
  3. Garib hadis

Meşhur hadis: Her tabakada en az üç ravisi bulunan hadislerdir. Tarifte yer alan “en az üç ravi” şartı ilk tabaka olan sahabede aranmaz.

Buna göre, her tabakada en az üç ravisi olduğu hâlde bir veya iki sahabeden rivayet edilen hadisler de meşhur hadis sayılırlar.

Hatta şöyle olsa: Mesela bir hadisi 10 sahabe rivayet etse; 10 sahabeden bu hadisi 20 tâbiîn alıp nakletse, daha sonra tebe-i tâbiîn devrinde ya da sonrasında bu hadisi 3 kişi nakletse artık bu hadis mütevatir olmaz. Bir tabakada 3 raviye düşmesi sebebiyle bu hadis meşhur hadis olur.

Aziz hadis: Herhangi bir tabakada ravi sayısı en az ikiye düşmüş olan hadislerdir. Bazı tabakalarda üç veya üçün üstünde ravisi bulunan bir hadis, tabakaların birinde iki raviye düşecek olursa, bu hadis meşhur olmaktan çıkar ve aziz hadis olur.

Garib hadis: Herhangi bir tabakada tek bir ravisi bulunan hadistir. Bir hadis her tabakada mütevatir hadis olacak kadar çok ravi tarafından nakledilse, sadece bir tabakada tek bir ravisi bulunsa, bu hadis mütevatir hadis olmaz, garib hadis olur.

Bu tanımlarla mütevatir hadisin kuvvetini ve mütevatir hadisi inkâr edenin niçin kafir olduğunu anlayın!

Bir hadis mütevatir olabilmek için kaç süzgeçten geçiyor, ondan sonra mütevatir oluyor. Sonra da hadis ilmini hiç bilmeyen birisi çıkıyor ve mütevatir hadise “Bu uydurmadır.” diyor.

Böyle kişilere ancak cahil denir. Bunlar tam bir cehl-i mürekkep içindedir. Yani hem bilmiyorlar hem de bildiklerini zannediyorlar. Ne diyelim? Allah hidayete etsin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu