Allah’ın övdüğü erler
Mü’minun suresinin ilk 4 ayet-i kerimesinde şöyle buyrulmuştur: Şüphesiz müminler kurtuluşa ermiştir. Onlar ki, namazlarında huşu içindedirler. Boş sözlerden yüz çevirirler. Ve zekâtlarını verirler…
Gördün mü ey zekatını vermeyen kişi! Kurtulan müminler; namaz kılanlardır, boş sözü bırakanlardır ve zekâtlarını verenlerdir. Sen zekâtını vermezsen, namazını kılmazsan, nasıl kurtulan müminlerden olacaksın? Yine bak, Rabbimiz Kur’an’ında ne buyuruyor: Öyle erler vardır ki, ne ticaret, ne de alış-veriş, onları Allah’ı zikretmekten, namaz kılmaktan ve zekât vermekten alıkoymaz. (Nur 36)
İşittin mi ey zekatını vermeyen kişi! Allah bir takım kişileri övüyor ve diyor ki: Onlar ne güzel insanlardır ki; Allah’ı zikrederler, namazı kılarlar ve zekâtı verirler. Hiçbir ticaret ve alış-veriş onları bu ibadetlerden alıkoymaz. Acaba seni namazdan, zikirden ve zekât vermekten alıkoyan şey nedir? Allah’ın övgüyle bahsettiği bu erler içine girmeye hiç mi niyetin yoktur?