Mealcilik Tehlikesi

8-Kur’an hakkında ilmi olmaksızın söz söyleyen cehennemdeki yerine hazırlansın

Abdurrahman Bahadır

Batı’nın İslam’ı bozma stratejilerinin bir parçası olarak ortaya çıkan ve ‘Kur’an Müslümanlığı’ adı altında yürütülen çalışmalar, Sünnet’i inkâr ederek Kur’an ayetlerini kendi hevalarına göre yorumlamak istiyor. Kur’an bardağına küfür suyunu koyan bu zihniyet kendisini sureti haktan göstermeye çalışarak çok kimseleri kandırmakta ve kandırmaya devam etmektedir. Efendimiz s.a.v asırlar önce böyle bir tehlikeyi bizlere haber vermiş ve uyarmıştı. Ebu Davud’un Süneninde, Tirmizi ve İbni Mace den geçen bir hadisinde Allah resulü s.a.v şöyle buyurmuştu:

“Benim emrettiğim veya nehyettiğim bir konu kendisine iletildiğinde sakın sizden birinizi, koltuğuna yaslanmış olarak, “biz onu bunu bilmeyiz. Allah’ın kitabında ne görürsek ona uyarız, o kadar” derken bulmayayım.”

Ya kardeşlerim. Hadise dikkat edin. “Hadisteki ‘koltuğa yaslanmış olarak’ vurgusu, Sünnet’i reddeden, kibrin ve ücûbun kök saldığı, kendini her türlü uyarıdan müstağni gören kişilerin tehlikeli tutumunu ve duruşunu ortaya koymaktadır.

Her ne kadar kendilerine “Kur’an Müslümanı” deseler de sünneti, icmayı, kıyası reddeden ve usül olmadan ilerleyen bu anlayışın tezahürü artık meal okuma merkezli bir İslam anlayışına dönüşmüş ve tüm sapık fikirlerini bu mealler üzerinden inşa etmeye başlamışlardır.

Bakın Elmalılı Hamdi yazır bu gibiler hakkında ne diyor;

“Kur’an’ı cidden anlamak, tetkik etmek isteyenlerin, onu usulüyle Arapçasından ve tefsirlerden anlamaya çalışmaları zaruridir. Kur’an’ın falan tercümesinde şöyle demiş diyerek hükümler çıkarmaya çalışmamalıdır. Bunu imanı olanlar yapmaz. Kendini bilen insaflı insan da yapmaz. Diyerek bu insanların iman ve insaftan uzak olduklarını söylüyordu.

Yine Peygamber Efendimiz (s.a.v) şu hadisi şerifleriyle Kur’an’ı kendi hevasına göre yorumlayanları ve bu işin neticesini bizlere haber vermiştir; Süneni Tirmizide geçen bu hadisleri size nakledeyim. Efendimiz s.a.v ;

“Kur’an hakkında ilmi olmaksızın söz söyleyen cehennemdeki yerine hazırlansın”

“Kendi re’yiyle Kur’an hakkında söz söyleyen kimse isabet etsede hata etmiştir”

Ah kardeşlerim nasıl bir zamandayız herkes konuşuyor. Eline meal alan kendini alim zannediyor. Kur’an’ı kendi düşünceleriyle açıklamak isteyenlerin temel amacı, Sünneti ve konunun ehli olan ilim ehlini göz ardı etmek ve ayetleri kendi akıllarınca yorumlamaya çalışarak dini anlatma çabasıdır. Ancak böyle davrananlar, isabetli olsalar bile hata yapmışlardır. Niye; çünkü din gibi hayati bir konuda ilmi olmadığı halde kendi kafasına göre hareket etmiştir. Bilmediği bir mesele hakkında konuşmuştur. Bir fen de ve sanatta o fen ve sanatın dâhilerinin sözü geçerlidir. Bir hastalığın keşfinde büyük bir mühendisi sözü kaale alınmaz. Hatta küçük bir doktorun sözü ona tercih edilir. Ama konu din olunca herkes alim kesiliyor. Daha arapça bilmeden, usul bilmeden, hadis bilmeden alimliğe soyunanlar züccaciye dükkanına giren fil gibi ortalığı kırıp geçirmektedirler.

Tabiin imamlarından İmam Mücahid “Allah’a ve ahiret gününe iman eden bir kişi için; Lügat-ı Arabiyyeyi bilmeden Kur’an hakkında konuşmak helal değildir” buyurmuş, Allâme Alûsi ise  “Lugatı Arabiyye konusunda âlim olmayan bir kişinin Kur’an’ı tefsir etmeye kalkışması haramdır” diyerek bu yaklaşımın, ne kadar tehlikeli  olduğunu ve toplumun İslam anlayışını olumsuz bir şekilde şekillendirebilecek sapkın sonuçları doğurabileceğine dikkat çekmiştir.

Rabbimiz

فَسْـَٔلُٓوا اَهْلَ الذِّكْرِ اِنْ كُنْتُمْ لَا تَعْلَمُونَۙ

“Eğer bilmiyorsanız ehli zikre sorun.” (Nahl 43) derken bunlar bildiklerine bilmediklerine herşeye kendi zanlarıyla konuşmakta ve 1400 yıldır bu ümmetin dalalette olduğunu ifade etmektedirler. Yani bu ümmet ve şu din bu asra gelene kadar anlaşılamamış ama bunlar doğruyu bulmuşlar. Evet cehaletin bedeli ağır olur. Kur’an’a ve onun en büyük müfessiri olan Sünnete sırtını çevirenler, sırtlarını bu zavallılara dayayarak dalaletin kucağına atlamışlardır. Rabbimiz bunların şerrinden bu ümmeti muhafaza eylesin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu