Onuncu Risale
Sâni’in her mekânda ve her masnuun yanında bulunmasına delâlet ettiği gibi
Mesnevi-i Nuriye/Onuncu Risale
İ’lem eyyühe’l-aziz! Her bir masnûda tahakkuk eden kemal-i sanat, Sâni’in her mekânda ve her masnuun yanında bulunmasına delâlet ettiği gibi hiçbir mekânda ve hiçbir masnuun yanında bulunmamasına da delâlet eder.
Ve keza insan, her bir şeye muhtaç olduğu cihetle her şeyin melekûtu elinde ve her şeyin hazinesi yanında olan Zat-ı Akdes’ten maada kimseye ibadet edemez.
Ve keza insan; vücud, icad, hayır, ef’al cihetiyle pek küçük, nâkıs olmakla karıncadan, arıdan edna, örümcekten daha zayıftır. Fakat adem, tahrip, şer, infial cihetiyle semavat, arz, cibalden daha büyüktür. Mesela, hasenat yaptığı zaman, habbe habbe yapar. Seyyiat yaparsa kubbe kubbe yapar. Evet mesela, küfür seyyiesi bütün mevcudatı tahkir eder, kıymetten düşürür.