Taklidi iman nedir?
Taklidi iman: Delile ve araştırmaya dayanmayan imandır.
Bu iman sahipleri mevcudattaki Allah’a ait damgaları, delilleri ve mühürleri okuyamaz. İlahî isimlerin ve sıfatların tecellilerini göremez. Her biri Rabbani bir mektup, ilahî bir kaside ve subhani bir kitap hükmünde olan mahlukları Allah hesabına okuyamaz. Sanattan sanatkâra, nakıştan nakkaşa, eserden müessire ve delilden medlule, yani kendisine delalet edilene geçemez. Bir çiçeğe baktığında sadece zahiri güzelliğini görür, onda tecelli eden ilahî isimleri ve sıfatları tefekkür edemez. Çiçeğin, Allah’ın varlığına ve birliğine ve diğer iman hakikatlerine yaptığı şehadeti işitemez. Bu duruma düşen insan, etrafında olup bitenlere karşı gafil, kâinat kitabındaki güzelliklere karşı kör, hadiselerin hak söyleyen dillerine karşı sağırdır. Bu itibarla inancında sığ ve yetersiz; ibadetlerinde aşksız ve vecdsizdir.
Bu derecedeki iman sahibini 2 soru ile anlayabiliriz:
1. Soru: Allah’a ve diğer iman hakikatlerine inanıyor musun?
Bu soruya cevabı “Evet”tir.
2. Soru biraz daha zordur: “Niçin inanıyorsun?”
Bu soruya cevap yoktur. Zira Allah’a ve diğer iman hakikatlerine inandığı için Müslüman değildir. Bilakis Müslüman olduğu için Allah’a inanır. Anası, babası, çevresi Müslüman’dır, o da Müslüman’dır.
Taklidi iman sahipleri, huzur-i imana sahip olamadıklarından ülfet hastalığına yakalanırlar. Bu iman sahipleri haricî ve enfüsi delilleri tefekkür edemez. Bu tefekkür noksanlığı ise, onu ya gaflete atar ya da inkâra sürükler. Bu, taklidi imanın acı bir meyvesi olan ülfetin son perdesidir.
Bence de çok doğru bir şekilde açlıklanmış ve bana göre de hedefi olmayan yelkeni olmayan bir gemi için en kuvvetli rüzgar itese bile bocalar gidemez.Yani ne yaptığını bilmeden yapmak belki bir anlamda o yaptığına karşı saygısızlıktır bu onun sebebini görmezden gelmektir bence.