Mesnevi-i Nuriye
-
Dört şey için dünyayı kesben değil, kalben terketmek lâzımdır:
“İ’lem eyyühe’l-aziz! Dört şey için dünyayı kesben değil, kalben terketmek lâzımdır: 1. Dünyanın ömrü kısa olup, süratle zeval ve guruba…
Devamını Oku » -
Dünya için dininden rüşvet verenler!
Mesnevi-i Nuriye/ Katre Üçüncü hakikat: Şu gördüğün dünyayı, bütün lezâiziyle, sefahetleriyle, safâlarıyla pek ağır ve büyük bir yük gördüm. Ruhu…
Devamını Oku » -
Bugün sen iki kabrin arasındasın! (Abdurrahman Bahadır)
Mesnevi-i Nuriye/ Katre İkinci hakikat: Ey nefs-i emmare! Kat’iyen bil ki, senin hususî ama pek geniş bir dünyan vardır ki,…
Devamını Oku » -
Sâni’in her mekânda ve her masnuun yanında bulunmasına delâlet ettiği gibi
İ’lem eyyühe’l-aziz! Her bir masnûda tahakkuk eden kemal-i sanat, Sâni’in her mekânda ve her masnuun yanında bulunmasına delâlet ettiği gibi…
Devamını Oku » -
İ’lem eyyühe’l-aziz! Fısk çamuruyla mülevves olan medeniyet, insanları da o çamur ile telvis ediyor.
“İ’lem eyyühe’l-aziz! Fısk çamuruyla mülevves olan medeniyet, insanları da o çamur ile telvis ediyor. Ezcümle: Riyayı şan ve şeref ile…
Devamını Oku » -
Dünyanın sefahetini bugün kemâl-i izzet ve şerefle terk edersen, pek aziz ve yüksek olursun.
İ’lem eyyühe’l-aziz! Yarın seni zillet ve rezaletlere mâruz bırakmakla terk edecek olan dünyanın sefahetini bugün kemâl-i izzet ve şerefle terk…
Devamını Oku » -
Bazı eblehler var ki güneşi tanımadıkları için bir âyinede güneşi görse âyineyi sevmeye başlar.
İkinci Remiz: Bazı eblehler var ki güneşi tanımadıkları için bir âyinede güneşi görse âyineyi sevmeye başlar. Şedit bir his ile…
Devamını Oku » -
Küre-i arz mağazasından me’kûlât ve meşrûbât ve libâs ve sâir ihtiyaçlarınızı temin ediyorsunuz.
“İ’lem Eyyühe’l-Azîz! Küre-i arz mağazasından me’kûlât ve meşrûbât ve libâs ve sâir ihtiyaçlarınızı temin ediyorsunuz. Parasız aldığınız bu malları İlâhî…
Devamını Oku » -
İstinad noktalarının tefâvütüne göre insanların yapabileceği işler de tefâvüt eder.
Remiz Arkadaş! Herbir insanın bir nokta-i istinadı bulunduğuna nazaran, istinad noktalarının tefâvütüne göre insanların yapabileceği işler de tefâvüt eder. Meselâ,…
Devamını Oku » -
İslâmiyet, bütün insanlara bir nur, bir rahmettir. Kâfirler bile onun rahmetinden istifade etmişlerdir.
“Arkadaş! İslâmiyet, bütün insanlara bir nur, bir rahmettir. Kâfirler bile onun rahmetinden istifade etmişlerdir. Çünkü, İslâmiyetin telkinatiyle küfr-ü mutlak, inkâr-ı…
Devamını Oku » -
Birinci Kelâm: اِنّٖى لَسْتُ مَالِكٖى Ben kendime mâlik değilim. Ancak mâlikim kâinatın mâlikidir.
Birinci Kelâm: اِنّٖى لَسْتُ مَالِكٖى Ben kendime mâlik değilim. Ancak mâlikim kâinatın mâlikidir. Fakat kendime mâlik nazarıyla bakıyorum ki Mâlik-i…
Devamını Oku » -
Gayr-ı mahdut hususî haşr ü neşirleri kör gözleriyle gördükleri halde, kıyamet-i kübrâyı ve haşr-i umumiyeyi nasıl istiğrab ediyorlar?
İ’lem eyyühe’l-aziz! Gözleri küsuf tutmuş bazı adamlar, gözleri önünde vukua gelen gayr-ı mahdut hususî haşr ü neşirleri kör gözleriyle gördükleri…
Devamını Oku » -
Şu dünya hayatına muhabbetle müptelâ olan bazı insanlar, o hayatın vücuda gelmesinden maksad…
“İ’lem Eyyühe’l-Azîz! Şu dünya hayatına muhabbetle müptelâ olan bazı insanlar, o hayatın vücuda gelmesinden maksad ve gaye, yalnız o hayata…
Devamını Oku » -
Nazar ile niyet, mahiyet-i eşyayı tağyir eder.
Nazar ile niyet, mahiyet-i eşyayı tağyir eder. Günahı sevaba, sevabı günaha kalbeder. Evet niyet, âdi bir hareketi ibadete çevirir. Ve…
Devamını Oku » -
Mana-yı harfiyle ve Onun hesabına bakmak lâzımdır. Mana-yı ismiyle ve esbab hesabına bakmak hatadır.
Cenab-ı Hakk’ın masivasına (yani kâinata) mana-yı harfiyle ve Onun hesabına bakmak lâzımdır. Mana-yı ismiyle ve esbab hesabına bakmak hatadır. Evet…
Devamını Oku » -
Kırk sene ömrümde, otuz sene tahsilimde yalnız dört kelime ile dört kelâm öğrendim; tafsilen beyan edilecektir.
Mukaddeme Kırk sene ömrümde, otuz sene tahsilimde yalnız dört kelime ile dört kelâm öğrendim; tafsilen beyan edilecektir. Burada yalnız icmalen…
Devamını Oku » -
Kabir, âlem-i âhirete açılmış bir kapıdır. Arka ciheti rahmettir, ön ciheti ise azaptır.
İ’lem eyyühe’l-aziz! Kabir, âlem-i âhirete açılmış bir kapıdır. Arka ciheti rahmettir, ön ciheti ise azaptır. Bütün dost ve sevgililer o…
Devamını Oku » -
Arkadaş! Mâlik-i Hakiki’den gaflet, nefsin firavunluğuna sebep olur.
Arkadaş! Tahte’l-arz yaptığım hayalî bir seyahatte gördüğüm bazı hakikatleri zikredeceğim: Birinci Hakikat: Arkadaş! Mâlik-i Hakiki’den gaflet, nefsin firavunluğuna sebep olur.…
Devamını Oku » -
Ey dünya-perest insan! Çok geniş tasavvur ettiğin senin dünyan, dar bir kabir hükmündedir.
Dördüncü Remiz: Ey dünya-perest insan! Çok geniş tasavvur ettiğin senin dünyan, dar bir kabir hükmündedir. Fakat, o dar kabir gibi…
Devamını Oku » -
Şu âlemin fenasından sonra sana refakat etmeyen ve dünyanın harabıyla senden müfarakat eden bir şeye kalbini bağlamak sana lâyık değildir.
BİRİNCİ NOTA Kendi nefsime hitaben demiştim: Ey gafil Said! Bil ki: Şu âlemin fenasından sonra sana refakat etmeyen ve dünyanın…
Devamını Oku »